Google, Android işletim sistemine sahip akıllı telefonları dünyanın en büyük deprem algılama ve erken uyarı ağına dönüştürdü. 2020 yılında ABD’de başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi (Android Earthquake Alerts – AEA), o zamandan beri dünya çapında 98 ülkeye yayıldı ve 2021-2024 yılları arasında 11.000’den fazla depremi algıladı.
Science dergisinde 17 Temmuz 2025 tarihinde yayınlanan bir makale, bu sistemin nasıl çalıştığını, yıllar içinde nasıl geliştirildiğini ve birkaç yanlış alarmın nedenlerini detaylı bir şekilde açıklıyor. Bu yenilikçi sistem, telefonların ivmeölçer sensörlerini kullanarak depremleri algılıyor ve kullanıcılara sarsıntıdan saniyeler önce uyarı göndererek hayat kurtarma potansiyeli sunuyor.
Android Deprem Uyarı Sistemi Nedir ve Nasıl Çalışır?
Android Deprem Uyarı Sistemi, akıllı telefonlarda bulunan ivmeölçer sensörlerini kullanarak deprem dalgalarını algılıyor. Bu sensörler, telefonun hareketlerini algılamak için genellikle ekranın yönünü değiştirmek gibi işlevlerde kullanılıyor.
Sabit bir yüzeyde duran bir telefon, depremin ilk dalgaları olan P-dalgalarını (birincil dalgalar) algılayabiliyor. Bu dalgalar, daha yavaş ve genellikle daha yıkıcı olan S-dalgalarından (ikincil dalgalar) önce geliyor. Telefon, depreme işaret edebilecek bir hareket algıladığında, bu veriyi ve konum bilgisini (gizliliği korumak için yaklaşık bir konum) Google’ın deprem algılama sunucularına gönderiyor.
Kahramanmaraş Depreminde Gönderilen “Farkında Ol” Uyarısı
Google’ın sunucuları, aynı bölgedeki çok sayıda telefondan gelen verileri analiz ederek bu hareketlerin bir depreme mi yoksa bir kamyonun veya trenin geçişi gibi başka bir titreşime mi işaret ettiğini belirliyor. Depremin varlığı doğrulandığında sistem, depremin merkez üssünden uzak olan kullanıcılara sarsıntı ulaşmadan önce uyarı gönderiyor. Bu uyarılar, radyo sinyallerinin ışık hızına yakın hızda hareket etmesi sayesinde deprem dalgalarından daha hızlı bir şekilde kullanıcılara ulaşıyor.
Örneğin 2023 yılında ülkemizde yaşanan 7.8 büyüklüğündeki Kahramanmaraş depreminde sistem, 512.411 kişiye “Farkında Ol” (BeAware) uyarısı gönderirken yine aynı gün 9 saat sonra gerçekleşen 7.5 büyüklüğündeki Elbistan depreminde 3.944.909 telefona uyarı ulaştırdı.
Sistem, iki tür uyarı gönderiyor:
- Harekete Geç (TakeAction) Uyarısı: Orta ve şiddetli sarsıntılar (MMI 5 ve üzeri) için gönderiliyor. Telefonun ekranını kaplayan bir bildirim sonrası yüksek sesli bir uyarı çalıyor ve “Yere yat, örtün ve tutun” gibi talimatlar veriliyor.
- Farkında Ol (BeAware) Uyarısı: Hafif sarsıntılar (MMI 3-4) için gönderiliyor ve kullanıcılara uyarı bildirimi iletiliyor. Bu uyarılar, “Rahatsız Etme” ayarlarına saygı duyuyor ve bildirimler kapalıysa ulaşmıyor.
Sistemin Gelişimi ve Performansı
AEA, ilk olarak 2020 yılında ABD’de başlatıldı ve 2021 Nisan’ında Yeni Zelanda ve Yunanistan’da devreye alındı. 2023 sonuna kadar 98 ülkeye yayılan sistem, şu anda dünya çapındaki akıllı telefonların yaklaşık yüzde 70’ini oluşturan 2.3 milyar Android cihazında varsayılan olarak aktif durumda.
Sistem, 2021-2024 yılları arasında ayda ortalama 312 deprem algıladı ve 18.000’den fazla depremi tespit etti. Bu depremler, 1.9’dan 7.8’e kadar değişen büyüklüklere sahip. Kullanıcı geri bildirimlerine göre uyarı alanların yüzde 85’i sarsıntıyı hissetti. Yüzde 36’sı sarsıntıdan önce, yüzde 28’i sarsıntı sırasında ve yüzde 23’ü sarsıntıdan sonra uyarı aldı.
Sistemin doğruluğu, zamanla geliştirilen algoritmalar sayesinde arttı. İlk tahminlerde 0.50 olan medyan hata oranı, çalışmanın sonunda 0.25’e düştü. Bu oran, Japonya’nın ulusal deprem uyarı sistemiyle karşılaştırılabilir bir başarı.
Tüm bunların yanında sistemin ciddi hataları da oldu. 2023 Kahramanmaraş’ta yaşanan faciada depreminin büyüklüğü, 4.5-4.9 olarak yanlış tahmin edildi ve bazı kullanıcılar uyarıyı sarsıntıdan sonra aldı. Öte yandan normal şartlarda “Harekete Geç” olarak gönderilmesi gereken bildirim “Farkında Ol” olarak gönderildiği için olması gerekenden çok daha az insana erişti. Google, bu olaydan sonra algoritmalarını güncelleyerek doğruluğu artırdı.
Gerçek Dünya Etkileri ve Farklı Örnekler
- Filipinler, Kasım 2023 (6.7 büyüklük): Sistem, 18.3 saniyede uyarı göndererek merkez üssüne yakın 2.5 milyon kişiye 15 saniye önceden bildirim yaptı.
- Nepal, Kasım 2023 (5.7 büyüklük): 15.6 saniyede uyarı gönderildi ve 10 milyon kişiye 10-60 saniye önceden bildirim ulaştı.
- Türkiye, Nisan 2025 (6.2 büyüklük): Deprem başladıktan 8 saniye sonra uyarı gönderildi ve 16 milyon kişiye birkaç ila 20 saniye önceden bildirim yapıldı.
Bu uyarılar, kullanıcıların masa altına saklanmak, binalardan çıkmak veya tren gibi kritik sistemleri durdurmak için değerli saniyeler kazanmasını sağlıyor. Örneğin 2023’te Los Angeles’ta yaşanan 5.1 büyüklüğündeki deprem sırasında Lily Berry adlı bir kullanıcı, telefonunun yüksek sesli uyarısı sayesinde köpeğini alarak bir kapı çerçevesine sığındı ve sarsıntıyı güvenli bir şekilde atlatmayı başardı.
Google’ın Gelecek Planları
AEA, geleneksel sismometre ağlarına kıyasla düşük maliyetli bir çözüm sunsa da bazı sınırlamaları bulunuyor. Akıllı telefon sensörleri, profesyonel sismometreler kadar hassas değil ve yanlış alarmlar nadir de olsa meydana gelebiliyor. Örneğin sistemin ilk yıllarında üç yanlış alarm kaydedildi. Bu alarmların ikisi gök gürültüsünden biri ise toplu bildirim kaynaklı titreşimlerden tetiklendi.
Büyük depremler (7.5 ve üzeri büyüklük), tüm erken uyarı sistemleri için zorlayıcı. 2023 Türkiye depremlerinde yaşanan büyüklük tahmin hataları, sistemin bu tür olaylarda hâlâ iyileştirilmeye ihtiyaç duyduğunu gösterdi. Ayrıca sistem, kullanıcıların konum servislerinin ve internet bağlantısının açık olmasını gerektiriyor. Ek olarak ülkemizde yaşanan depremlerde iletişim altyapısındaki kesintiler, uyarıların etkinliğini gözle görülür oranda azalttı.
Google, sistemi geliştirmek için kullanıcı geri bildirimlerini ve deprem verilerini analiz etmeye devam ediyor. Ayrıca sistem; Kaliforniya, Oregon ve Washington’da ShakeAlert sistemiyle entegre çalışarak geleneksel sismometre verilerini kullanıyor. Google, AEA’nın mevcut ulusal sistemleri tamamlayıcı bir rol oynadığını ve altyapısı olmayan bölgelerde hayati bir çözüm sunduğunu vurguluyor.
Türkiye’deki Durum ve Kullanıcı Deneyimleri
Türkiye, deprem riski yüksek bir ülke olarak AEA’dan önemli ölçüde faydalanıyor. Ancak iletişim altyapısındaki kesintiler ve bildirim gecikmeleri, sistemin etkinliğini zaman zaman sınırlıyor. Buna rağmen Nisan 2025’te Akdeniz’de meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki depremde sistem, bölgeye yakın şehirlerdeki kullanıcılara saniyeler öncesinden uyarı göndererek başarılı bir sınav verdi.
Android kullanıcılarına sistemin varsayılan olarak açık olduğunu ve ayarlar menüsünden kontrol edilebildiğini hatırlatalım. Sistemin düzgün çalışması için konum servislerinin ve internet bağlantısının muhakkak açık olması gerekiyor. Ülkemizdeki Android kullanıcıları, Ayarlar menüsünden “Deprem Uyarıları” seçeneğini kontrol ederek sistemin etkin olup olmadığını doğrulayabilirler.
AEA, Gelecekte Neler Sunabilir?
Android Deprem Uyarı Sistemi, teknolojinin günlük cihazlarla nasıl hayat kurtarabileceğini gösteriyor. 2019’da sadece 250 milyon kişinin erişebildiği erken uyarı sistemleri, 2025’te 2.5 milyar Android kullanıcısına ulaştı. Bu, Google’ın 2 milyardan fazla Android cihazını bir deprem algılama ağına dönüştürmesiyle mümkün oldu. Sistem, pahalı sismometre ağlarına ihtiyaç duymadan deprem riski yüksek ancak altyapısı zayıf bölgelerde kritik bir çözüm sunuyor.
Google, algoritmalarını geliştirmeye ve yanlış alarmları azaltmaya devam ediyor. Uzmanlar, sistemin şeffaflığını artırmak için daha fazla veri paylaşımı gerektiğini belirtse de AEA’nın performansı, Japonya ve ABD’deki geleneksel sistemlerle karşılaştırılabilir düzeyde. Gelecekte, sistemin acil durum ekiplerine hızlı bilgi sağlayarak kurtarma çalışmalarını desteklemesi de planlanıyor.
Kaynak: Arstechnica